Bir GÜZELLİK hikayesi olan Yazılı Kanyon tabiat Parkını görmeye, hisetmeye, dokunmaya, ve yaşamaya değinmek için bir yolculuk diyetiniz yeterlidir. Bir yolculuğu göze alarak yeryüzü cenneti ile buluşabilirsiniz. Havası, suyu, yeşili, heybeti ile o çok met edilen IHLARA vadisine taş çıkartacak bizim halis-muhlis Yazılı Kanyonumuz için hep birlikte seferber olalım.
Bölgemizin en önemli Turizm merkezi olmaya aday Yazılı Kanyon için tek yapması gereken tanıtımdır. Bölgemizde her yıl 15 Milyon Turisti misafir ediyoruz, Bu 15 Milyonun neredeyse yüzde 1'ni bile Yazılı Kanyona getiremiyoruz.
Çünkü yeterli tanıtım yok!
Son birkaç yıldır gerek Kültür ve Turizm il müdürlüğü gerek Kalkınma Ajansı gereksede Üniveriteler taşın altına elini koydu. Bugüne kadar işin sahipleri hem kurumlar, hem sivil toplum kuruluşları, Turizm Dernekleri boş davul çalmışlar...
Geçtiğimiz günlerde SDÜ Rektörü Prof. Dr. İlker Hüseyin Çarıkçı ile turizm üzerine yapılan bilimsel çalışmaları hakkında bir röpörtaj yapma imkanı buldum. Isparta için büyük bir şans olan Sayın Rektör, Isparta Turizmine verdiği katkıları kendisinden dinledikçe heyecanlandım. Bir çok Dergi, kitap, Turizm Mecmuası, Katalog, CD vs. hazırlayıp yayan SDÜ, kendi imkanlarıyla Isparta'nın Turizm potansiyeline artı değerler kazandırmış. Aksaray'da bulunan Ihlara Vadisine taş çıkartan özellikle yazılı kanyon için gerekli Bilimsel çalışmalar yapılması umut vericiydi. Namı her yeri saran Ihlara Vadisi bizim Yazılı Kanyonun yarısı etmez ama işin sahipleri gerekli reklamı iyi yapmış olmaklı ki oranın Turizm potansiyeli Yazılı Kanyonu katlıyor.
Sütçüler İlçesi’ne 20 km uzaklıkta bulunan Yazılı Kanyon Tabiat Parkı, 600 hektarlık bir alanı kapsamaktadır. Kanyonun yan duvarlarında Bizans dönemine ait ibadet yapılan bölümler, sunak yerleri ve yazılar bulunmaktadır. Bu yazıtlar nedeniyle kanyona “Yazılı Kanyon” denilmiştir. Kanyonun derinliği 100 ile 400 metredir. Çandır Köyü hudutları içerisinde kalan park, 1989 yılında tabiat parkı olarak tescil edilmiştir.
Tabiat parkı, zengin bitki örtüsü ve yaban hayatı ile seyrine doyum olmayan eşsiz doğal güzellikleriyle turistlerin sürekli ziyaret ettiği bir yerdir. Tarihi “Kral Yolu”nun da geçtiği kanyon, tapınak ve kaya yazıtları ile tarihi önem arz etmektedir. Aziz Paul, Perge'den Pisidia Antiokheia’ya giderken bu kanyondan geçmiştir. Park alanı içerisinde, halkın dinlenmesine uygun kamp alanı bulunmaktadır.
